Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr.
Ali Erbaş, “Mevlid-i Nebi Haftası” etkinlikleri kapsamında düzenlenen
“Peygamberimiz ve Şahsiyet İnşası” temalı “Uluslararası Mevlid-i Nebi
Sempozyumu”na katıldı.
Diyanet İşleri Başkanlığı 15 Temmuz
Milli İrade Şehit Ali Alıtkan Konferans Salonu’nda gerçekleşen açılış
programında konuşan Başkan Erbaş, “Yüce dinimiz İslam’ın izzetini her
şeyin üstünde tutan, din, iman, vatan, Kur’an ve mukaddesat uğrunda
mücadele eden, i’la-i kelimetullah için canlarını feda eden aziz
şehitlerimizi rahmetle, minnetle yad ediyorum.” dedi.
“Çağımızın en belirgin özelliği her alanda meydana gelen küreselleşmedir”
Başkan Erbaş, değişim ve dönüşümün baş
döndürücü boyutta seyrettiği bir hız ve hırs çağında yaşandığına dikkati
çekerek, “Bu çağın en belirgin özelliği, hayatın her alanında meydana
gelen büyük ve hızlı bir küreselleşmedir. Bu sürecin belirgin özelliği
ise ülkelerin kendi sınırlarını aşarak birçok alanda sergiledikleri
amansız bir yarış halidir. Kıyasıya sürdürülen bu yarış, ilk bakışta
bilim, teknoloji ve ekonomi gibi alanlarda cereyan ediyor görüntüsü
verse de bu mücadelenin lokomotifi olan asıl unsur daha başkadır.” diye
konuştu.
“İnsanlık, gitgide derinleşen bir dünyevileşme girdabına düçar olmaktadır”
Küreselleşmenin ana mecrasının kültürel küreselleşme olduğunu belirten Başkan Erbaş, şöyle konuştu:
“Çok yönlü ve kapsamı oldukça geniş olan
kültür, kanaatimce bilim ve teknolojiden sanata, dil ve edebiyattan
gelenek, göreneklere ve dine kadar her alanda yaşanan küreselleşmenin
temelini teşkil etmektedir.
Böyle bir süreçte öncelikle insani
değerler, ahlaki erdemler, insanı insan yapan manevi özellikler,
maalesef alabildiğine örselenmektedir. İnsanlık, egemen kültürlerin
baskısı ve dönüştürücü etkisiyle gitgide derinleşen bir dünyevileşme
girdabına düçar olmaktadır. Nitekim dünyevileşmenin körüklediği çıkar
çatışmalarından dolayı merhameti unutan insanlık, vicdanını kaybetme
noktasına gelmiştir. İnsanlığı çepeçevre kuşatan pragmatizm sebebiyle
aklın ve idrakin alamayacağı güç gösterileri, şiddet olayları dünyayı
zindana çevirmektedir. Küresel ölçekte yaşanan kaotik süreçte insanlığın
içine düştüğü bunalımlar, maruz kaldığı tehlikeler ve toplumların
geleceğini tehdit eden sorunlar, maalesef günden güne artmaktadır.”
“Filistin, Kudüs şimdilerde çağın en trajedik olaylarına sahne olmaktadır”
Başkan Erbaş, bugün yeryüzünün kitlesel
bir şiddet sarmalıyla çevrilmiş durumda olduğunu dile getirerek,
“Asırlarca esenlik yurdu olmuş coğrafyalar, kan ve gözyaşı gölüne
dönüşmüş vaziyettedir. Bilhassa yaklaşık bir asırdır sistemli bir işgal
altında varoluş mücadelesi veren selam yurdu Filistin, Kudüs şimdilerde
çağın en trajedik olaylarına sahne olmaktadır. Filistin toprakları şimdi
garip, kutsal emanet olan Kudüs garip, yerle bir edilen Gazze garip,
soykırıma uğrayan Filistin halkı gariptir. O bereketli topraklarda şimdi
vahşi bir zulüm, katliam ve soykırım kol gezmektedir. Dünyanın birçok
yerinde yaşanan işgaller, savaşlar, şiddet olayları, bir taraftan hayatı
zindana çevirirken, aynı zamanda insani, ailevi, ahlaki ve içtimai
değerlerin ötelenmesine de yol açarak, insanlığın bugününü ve geleceğini
tehdit etmektedir.” ifadelerini kullandı.
“Kurtuluş İslam’dadır, kurtuluş Kur’an’dadır…”
Başkan Erbaş, “Belirsizliklerle dolu bu
zorlu süreçten İslam dünyası da nasibini almakta; ideoloji, mezhep,
meşrep ve benzeri ayrıştırıcı tartışmaların sebebiyet verdiği
karmaşanın, kaosun içinde bocalamaktadır. Bu olumsuz atmosferden
kurtuluşun yegane yolu, Kur’an’ın övgüsüne mazhar olmuş Peygamber
Efendimizin (s.a.s.) güzel ahlakını kuşanmak, O’nun şahsiyetini örnek
alarak yaşamaktır. Başka bir yol, başka bir çözüm yoktur. Kurtuluş
İslam’dadır, kurtuluş Kur’an’dadır, takip edilecek yol Peygamber
Efendimizin (s.a.s.) yoludur.” şeklinde konuştu.
“Kur’an-ı Kerim, insanlarda sarsılmaz bir şahsiyet inşa eder”
İslam’ın, bir ahlak düzeni ve hayat nizamı olduğunu kaydeden Başkan Erbaş, sözlerine şöyle devam etti:
“Bünyesinden neşet eden değerleri
kuşanan herkes için, dünya hayatında emin adımlarla yürüme imkanı sunan
en güvenilir yoldur. Hiç şüphesiz İslam, insana yol ve yön çizen, her
konuda rehberlik eden ve onu istikamet üzere sabitkadem kılacak bir
şahsiyet inşa eden ana unsurdur. İslam’ın ana kaynağı olan Kur’an-ı
Kerim, bir şahsiyet inşa mektebidir. Kur’an-ı Kerim, yaratılmışların en
kıymetlisi olan insan için sarsılmaz bir şahsiyet inşa etmektedir.
Getirdiği mesajlarla insanın varlığa ve hayata dair idrak seviyesini
yükselterek inançlı, erdemli, ahlaklı ve faydalı bir şahsiyet olmasını
hedefler. Bu anlamda insanları olgunluk ve kemale sevk etmek için
irşadın öneminden, hayatı düzene sokmak, toplumu fesattan uzak tutmak
için ıslahın gerekliliğinden bahseder. Huzurlu bir toplum inşasının
yollarını gösterir.
Kur’an, getirdiği hüküm, ilke ve
değerlerle hem akılları hem de kalpleri inşa etmiştir. Şahsiyet sahibi
bir Müslümanın nasıl olması gerektiğini bütün boyutlarıyla insanlığa
öğretmiştir. Hayatı Kur’an ile inşa olan son Peygamber, alemlere rahmet
Hz. Muhammed (s.a.s.) ise mümtaz şahsiyetiyle tüm insanlığa en güzel
örnek olmuştur.”
“Peygamber Efendimiz (s.a.s.), hakikat ışığı arayan insanlık için kurtuluş umudu olmuştur”
Başkan Erbaş, Peygamber Efendimizin
(s.a.s.), örnek hayatının, 14 asırdır Müslümanın kimlik ve kulluk
şuurunun önündeki engelleri kaldıran yegane umut ve ufuk merkezi
olduğunu kaydederek, “Peygamber Efendimiz (s.a.s.), yolunu kaybeden,
yönünü şaşıran, zihni savrulmaların girdabında bocalayan ve bir hakikat
ışığı arayan insanlık için kurtuluş umudu olmuştur. O’nun (s.a.s.)
nübüvveti, tüm insanlık için karanlıklardan aydınlığa, zulmetten nura
geçişin vesilesi olmuştur.” değerlendirmesinde bulundu.
2 gün sürecek sempozyumun açılış
programında, Diyanet İşleri Başkan Yardımcıları Doç. Dr. Selim Argun,
Doç. Dr. Burhan İşliyen, Prof. Dr. İbrahim Hilmi Karslı, Din Hizmetleri
Genel Müdürü Dr. Şaban Kondi, Diyanet Akademisi Başkanı Doç. Dr. Enver
Osman Kaan, Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Sedide Akbulut, Yönetim
Hizmetleri Genel Müdürü Bünyamin Kahraman, I. Hukuk Müşaviri Selami Açan
ile Din İşleri Yüksek Kurulu Başkan Vekili Dr. Fatih Mehmet Aydın da
hazır bulundu.